(Zil sesi) Robotik meditasyon seansına hoş geldin. Zihnini robotik ve kusursuz olması için eğit. Sesimin tınısına kulak ver. Meditasyon koltuğuna yerleş. Bedeninin boşlukta dinlendiğini hisset. Nefes al.” Eda Sütunç’un Sanatorium’da devam eden Gelecek Tezgahları sergisinde sizi bir araç koltuğuna oturtarak “robotik meditasyon”a davet eden “Aklımda hiçbir düşünce yok kalbimde hiçbir duygu yok” işi, işte bu…
Etiket: feminist sanat
Tutamadığımız yasların arşivi
Türkiye iş dünyasında deriz ki, o kadar çok kriz, enflasyon, kur dalgalanması yaşıyoruz ki, ticari hayatı sürdürebilmek için deveyi hendekten atlatabilecek derecede beceri geliştirdik bu ülkede. Birimiz kendini ekonomisi sağlam ülkede bulsa mesela, düzenden, sürdürülebilirlikten, darbe almayan iş planlarından kendini şaşırır herhalde. Bülent Eczacıbaşı’nın “İşim Gücüm Budur Benim” kitabında yaptığı tespitlerden biri de, Türk iş…
Feministim dersem kısmetim kapanır mı anne?
Geçen gün yelkenlide yarış antrenmanı yapıyoruz, hava artık hafifçe soğuk, bir hafta sonra donarak yağmur altında yarış yapma ihtimalimizden bahsediyoruz. Teknenin içinde oradan oraya atlıyor, vinçle halat çekiyoruz. Tekne rüzgarı almış giderken tekneyi dengede tutmak için teknenin eğildiği tarafın tersine ağırlık yaparak uzun süre yol alıyoruz. Bu süre içinde başlarımız denize doğru eğik muhabbet ediyoruz….
Art50 Kadınlar Günü Röportaj Serisi – Özlem Paker (OZ): Böyle geldik, böyle var olacağız
Tarihler farklı kaynaklarda 1-2 yıl oynasa da 1908-1910 civarı New York’ta bir ayaklanma ile ortaya çıkan Ulusal Kadınlar Günü, 1910’da Danimarkalı kadın hakları savunucusu Clara Zetkin’in önerisi ile 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olarak anılmaya başlıyor. 1917’de Sovyet Rusya’da kadınlara oy hakkı verilmesi ile 8 Mart ulusal tatil günü ilan ediliyor ve en sonunda 1975’te…
Kaf Dağı’nın Ardından Büyüklere Masallar
“… Her meyvenin tadı başka başkaymış ve bu meyvelerden tadanlar birbirlerine âşık olmuş. Aşk, toprağın rengini kırmızıya çevirince gökyüzüne iki turna havalanmış, ağacın meyveleri bu hikâyeyi anlatanın ve dinleyenlerin başına düşmüş.” CANAN’ın cennetinin kapısından bu hikayeyle giriyorsunuz. Ulaşamayacağınızı sandığınız, belki de ulaşmaya çekinip utan(dırıl)dığınız Kaf Dağı’nın ardında gördüğünüz doğallık, sevgi, aşk Arter’de CANAN’ın sesinden masallarla…
Romantik olmak istemeyen denizkızları
“Denizkızına ilişkin şimdiki anlayışımız Disney hikayelerinden malumdur: Yarı insan, yarı-balık ve temelde iyi niyetli… Balık kuyruğunun eksik olmadığı ilk denizkızı tiplerinden biri kadim Suriye tanrıçası Atargatis’te görülebilir. Sirenler ise ilk kez Homeros’un Odysseia destanındaki çok iyi bilinen bir olayla karşımıza çıkar; onların hipnotize edici şarkılarını duyanlar denizde boğulur. Yunan efsanesine göre, insan eti yemekten zevk…
Belgeler yerine sanatın kaydettikleri
Asker o sınırı geçiyor, şu şehir bombalanıyor, bu şehirde patlama oluyor, bu kadar insan geçen yaz da denizi geçip özgürlüğüne kavuşamadı… Sınırlar yeniden çiziliyor, bombalar patlıyor, insanlar kaçıyor. Gazeteler her gün bir felaket haberi vermek için önümde diziliyor. Gazeteler okunmasa, okunmak istenmese de patlamalar, gerginlikler ve savaşlardan canlarını kurtarmak için kaçan insanlar her gün yürüdüğümüz…
Işıl Işıl Karanlık’ta Uyutmayan Masallar
“- Ya mesela, geçen gün bir mesaj atmış, bak, okusana şunu, şimdi bu ne demek? * Noktalama işareti var, noktalama işaretleri varsa mesajda, kesin mesajı dikkat ederek yazıyor, senden hoşlanıyor demek! – Ya geçen gün? Geçen gün yaptığını gördün değil mi Gizem? * Ay, resmen geçerken gözü bu kıza takıldı, ben de gördüm kızlar……