Rüyalardan çıkan bir kadın sürrealist

Övmekten bıkmayacağım öğretici kitaplardan, Türkçesi YKY’den çıkan BBC’nin sanat editörü Will Gompertz’ün Pardon Neye Bakmıştınız? Modern Sanatın 150 Yıllık Şaşırtıcı, Sarsıcı, Kimi Zaman da Tuhaf Hikayesi’nde modern sanat tarihindeki akımlar ve öne çıkan isimler, olabildiğince eğlenceli ve akılda kalıcı bir biçimde anlatılır. Baktığınızda size manasız gelecek bembeyaz bir tablonun neden önemli olduğunu, neden sanat tarihinde…

Bir Elma Kaç Ok Kaldırabilir?

Serkan Yüksel’in gittikçe güçlenen anlatımı ile altıncı kişisel sergisi,  “Sert Bir Rüzgar Dolaşıyordu Meydanı” anlattığı hikayelerle sizi o meydanın ortasına götürüp rüzgarlar arasında bırakmaya kararlı. Hikayeleri kadar plastik değer anlamında da çok kuvvetli olan, memnun ayrılmanızın kesin olduğu sergi, 15 Haziran’a kadar x-ist’in yeni adresi Karaköy Juma’da. Ben ilkokul yaşlarındayken gittiğimiz yazlık kasabası, biraz anneannemin…

Feministim dersem kısmetim kapanır mı anne?

Geçen gün yelkenlide yarış antrenmanı yapıyoruz, hava artık hafifçe soğuk, bir hafta sonra donarak yağmur altında yarış yapma ihtimalimizden bahsediyoruz. Teknenin içinde oradan oraya atlıyor, vinçle halat çekiyoruz. Tekne rüzgarı almış giderken tekneyi dengede tutmak için teknenin eğildiği tarafın tersine ağırlık yaparak uzun süre yol alıyoruz. Bu süre içinde başlarımız denize doğru eğik muhabbet ediyoruz….

Art50 Kadınlar Günü Röportaj Serisi – Aslı Kutluay: Dünyaya Gelişimiz Bir Varoluş Öyküsü

Bu Mart ayına özel kadın olma halleri, kadın özgürlüğü röportaj serimizin ikinci sanatçısı, yine Art50’nin kadın konularına kafa yoran kadın sanatçılarından ve güzel bir tesadüfle daha önce Cer Modern’de 8 Mart’a özel sergi yapan Aslı Kutluay. Aslı Kutluay doğaya, şifalandırmaya ve hayata her zaman pozitif bakmaya inanıyor. Kah resimlerine konu ettiği kadınları sıkıştıkları alanlardan çıkarıp…

Art50 Kadınlar Günü Röportaj Serisi – Özlem Paker (OZ): Böyle geldik, böyle var olacağız

Tarihler farklı kaynaklarda 1-2 yıl oynasa da 1908-1910 civarı New York’ta bir ayaklanma ile ortaya çıkan Ulusal Kadınlar Günü, 1910’da Danimarkalı kadın hakları savunucusu Clara Zetkin’in önerisi ile 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olarak anılmaya başlıyor. 1917’de Sovyet Rusya’da kadınlara oy hakkı verilmesi ile 8 Mart ulusal tatil günü ilan ediliyor ve en sonunda 1975’te…

2016’nın Akılda Kalan 10 Sergisi

Sena, Çeyiz – The Empire Project Sena tabakları, heykelleri, keçeleri ile gelenekseli en vurucu şekilde kullanarak Çeyiz’ini toplamış ve altıncı sergisini The Empire Project’te açmış bu kez de. Sena, Çeyizini hazırlarken Anadolu’da umutlarını, hayallerini çeyizlere işleyen, sonra da birkaç koyun, birkaç bileziğe paketlenip bir mal gibi evlilik kisvesi altında satılan kadınları düşünmüş. Hem kadınları hem…

Belgeler yerine sanatın kaydettikleri

 Asker o sınırı geçiyor, şu şehir bombalanıyor, bu şehirde patlama oluyor, bu kadar insan geçen yaz da denizi geçip özgürlüğüne kavuşamadı… Sınırlar yeniden çiziliyor, bombalar patlıyor, insanlar kaçıyor. Gazeteler her gün bir felaket haberi vermek için önümde diziliyor. Gazeteler okunmasa, okunmak istenmese de patlamalar, gerginlikler ve savaşlardan canlarını kurtarmak için kaçan insanlar her gün yürüdüğümüz…

Tabaklar ve Kadınlar: Sena’dan Başka Türlü Bir Çeyiz

“Evde iş bölümü”… Hatırladın mı Hayat Bilgisi kitabındaki o sayfayı? En son SALT Galata’da Hale Tenger’in Sandık Odası’nda gördüm o Hayat Bilgisi kitaplarından. Hepsinde aynı çizgiler. Hem görsel hem o değişmeyen kafa yapısı olarak. Anneler, evi temizler, tabakları toplar, babalar işe giderdi… Annenin işi gücü tabak toplamak. Anne akşam işe gitse bile (mesela favori kadınmesleklerimizden…

Işıl Işıl Karanlık’ta Uyutmayan Masallar

  “- Ya mesela, geçen gün bir mesaj atmış, bak, okusana şunu, şimdi bu ne demek? * Noktalama işareti var, noktalama işaretleri varsa mesajda, kesin mesajı dikkat ederek yazıyor, senden hoşlanıyor demek! – Ya geçen gün? Geçen gün yaptığını gördün değil mi Gizem? * Ay, resmen geçerken gözü bu kıza takıldı, ben de gördüm kızlar……

Savaş, Seyircileri ve Kadınlar: Bim Bam Bom Çarpınca Kalp

Savaş, sadece duvarlarda senelerce kalan kurşun delikleri açmaz. Savaş, ona maruz kalanların ruhlarında da delikler, derin yaralar açar. Şiddet, dehşet ve aşağılanmayla birlikte gelir. Acımasız güç, en çok kadınların ve çocukların üzerine çullanır. Savaşı uzaktan izleyen bizler ise ancak eski kıyafetlerimizi, küçük yardım paketlerimizi göndermek, üzüntümüzü dile getirmek gibi sembolik hareketlerle acıyı paylaşır gibi yapar…