Muazzam bir sergi, eğlenceli bir öğrenim: Papko Art Collection

Sorsan biz pek milliyetçi, pek vatanperver bir ülkeyiz ama kendi sanat tarihimizden haberimiz yok. Okumuşunun, okumamışının, beyaz yakalısının, işçisinin… Sokaktan birini çevirip Türk bir ressam sorsan kaç kişi üç isim sayabilir mesela… Artık böyle konular lüks gibi duyuluyor ama bizim görsel hafızamızı oluşturan, ruhumuzu tuvallere döken üç isim bile bilemez çok büyük çoğunluk… Bu durum,…

Hayatımız Bir Algoritma

“Biz bugün burada seninle tanışıp konuştuğumuzda da yeni birer insan oluyoruz,” dedi Cem Sonel bana Bir ve Sıfır İki Eder sergisi ile ilgili konuşurken. Hayat olasılıklar ve seçimlerden oluşuyor. Tesadüfler ilginç… En son kitap kulübü kitabımızı çok sabun köpüğü olmakla suçladığım Matt Haig’in Gece Yarısı Kütüphanesi kitabıydı. Sonradan kitabın hoşuma gittiğine karar verdim. Çok hafif…

Bizim Sessizliğimiz

Geçen gün bir kitap üzerine tartışıyorduk arkadaşlarımla. Bir arkadaşım tartıştığımız bu kitabı “dünyanın bütün sorunlarına” değindiği için eleştirdi. “Her şey var,” dedi, ”her şey sıkıştırılmış buraya. Kadın hakları da var, ekoloji de var, göçmenlik de var, savaş suçları da var, var da var.” Belki kitabın odağını kaybetmesi ile ilgili haklıydı ama diğer yandan “bütün bu…

Memlekete rengini veren ressam

“Talebeye yapılan telkin ve müdahalelerin neticesi, tabiat onlara ayni atmosfer ve ayni renkte gösteriliyor. Halbuki bizim memleketimiz, güneş, ziya ve renk memleketidir. Garbın koyu kurşuni semasıyla hiç alakası yoktur. …Tabiatın öyle nüansları vardır ki, onlara mahsus renkleri kullanmak şarttır. Eğer Türk milleti Çallı’yı seviyorsa, güzel memleketini kendi renkleriyle ifade ettiği içindir.” İbrahim Çallı Çalıştığım şirkette,…

Yeni yılda hayallerimiz, hayal gücümüz: Evet Canlı.

Yeni yılın ilk gününde gerçekleşen hayallerden, yeniliklerden girişimlerden konuşalım, biraz keyiflenelim, kendi hayallerimiz adına da umutlanalım istedim. Yorucu olduğuna hemfikir olduğumuz bir yıl oldu 2021, orası kesin. Devam eden salgın, Türkiye’nin hepimizin koşturup nefessiz kaldığı uzun atlama yarışına dönen (geriye doğru) ekonomik sıçramaları, sonunda sokak hayvanlarının bile payını aldığı fırça seansları… Bir gece döndü, bir…

Zamanın Zindanları

Geç kaldın! Geç kaldın! Geç kaldın!… Bir mahkum olarak bir zindanın merdivenlerinden aşağı doğru inerken bir saat (Gülçin Aksoy) size sürekli geç kaldığınızı söylese, sizin için ne fark eder? Artık dışarıdaki hayata sürekli geç kalacaksınız; ironik bir şekilde de yeni habitatınız olacak bu zindanda ise zamanın hiçbir anlamı olmayacak. Hiç bir yere geç kalmadığınız, kalamadığınız,…

Bu Bir Cinayet Mahalli, Doğruları Bulduğun.

Taksim’de bir 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü’nde arkadaşımın kayda aldığı videoda, atılan sloganlar arasında benim sesimi duyan çevrem, benimle çok dalga geçmişti. Kadın cinayetlerinin gırla gittiği bir ülkede kadın olarak kendi insanlık hakkımı savunmam komik gelmişti gülenlere. Ev işleri ile ilgilenmiyordum, istediğimi söyleyebiliyordum, kimse ne giyeceğime, nereye bakacağıma, ne yapacağıma karışmamıştı, hayatım boyunca özgür yetiştirilmiştim……

Soutine/de Kooning: Araf bir harika

Birilerinden ilham almak, hem basit hem karışık bir mesele. Yazıya “Hiç görmediğin, yaşamayan birinden nasıl ilham alabilirsin?” diye sorarak başlayacaktım ki, aslında bunun çok basit olduğunu fark ettim. Tarih boyunca var olmuş birçok düşünürden, sanatçıdan, bilim insanından, liderden ilham alabiliriz, alıyoruz elbet… Kafamı karıştırıp bana bu soruyu sordurtan Willem de Kooning’in Chaïm Soutine’e olan derin…

Bir Sıradışının Fırçasından Savaş, Yıkım, Yorgunluk

“Yıkılmış bir düzene, yıkılmış bir manzaraya, yıkılmış bir insanlığa, yıkılmış bir topluma doğdum ben. Ve yeniden bir düzen kurmak istemedim: Yeterince sözde düzen görmüştüm. Her şeyi sorgulamaya, “naif” olmaya, yeniden başlamaya zorlandım. Ama İtalyan Maniyeristlerinin duyarlılığına, eğitimine veya felsefesine sahip değilim, ancak bir şeyleri deforme etme anlamında bir Maniyeristim. Ben vahşi, doğal ve Gotiğim.” George…

Biz

“Çiçek, kabul edilen “Sanat Tarihi”nde en “dişil”dir Kadınlara atfedilen tüm sıfatları içerir: duygusal, savunmasız, amatör ruhlu, sıradan, evcil ve dekoratif.” Deniz Artun, Ben-Sen-Onlar sergi kitabı Kendimi bir kadın olarak nasıl tanımlarım diye düşünüyorum; özgür, kararlı, hareketli, neşeli? Savunmasız, evcil ve dekoratif olmadığım kesin; duygusallığın ve amatör ruhluluğun da kötü birer özellikle olduğunu düşünmüyorum. Yüzyıllardır zayıflık…